Translate

18 Haziran 2012 Pazartesi

KURTULUŞ KABAK ÇEKİRDEĞİNDE




Yapılan araştırmalar, kabak çekirdeğinden elde edilen kabak çekirdeği yağının prostat büyümesini yavaşlattığını hatta önlediğini ortaya koymuş durumda.



Kalın bağırsak kanseri riskini de önemli oranda azaltan etkisi olduğu tespit edilen kabak çekirdeği yağında bulunan doymamış yağ oranı yüksekliği;



Kandaki trigliseridleri azaltıyormuş. Bilim adamlarına göre kabak çekirdeği yağında bulunan phytosterin maddesi mucize etkili. Kandaki kolesterolü azaltıyor,

prostat büyümesi ve damar kanserine iyi geliyor...



Açıkçası bir sağlık bankasıdır. Kabak çekirdeğinin faydaları bu kadarla da kalmıyor. Bu yağda bol oranda E vitamini de varmış.



Bilindiği gibi E vitamini hücre zarının okside olarak erken bozulmasına engel olan ve dolayısıyla hücre zarı ve hücreyi sağlıklı bir özelliğe sahiptir. Bu maddeyi yeterli oranda aldınız mı geç ihtiyarlıyor ve ihtiyarlığınızda genç bir ihtiyarlık dönemi geçiriyorsunuz.



Sağlıklı Günler Dileğiyle Sevgiler

9 Haziran 2012 Cumartesi

ZEYTİNYAĞLI ENGİNAR







MALZEMELER





4 adet ayıklanmış enginar

1 su bardağı bezelye

1 küçük havuç

1 küçük patates

1 tatlı kaşığı toz şeker

Tuz

Zeytinyağı

5-6 dal dereotu

1 limonun suyu

3 bardak su

YAPILIŞI


Az su ile bezelye, küp küp doğranmış havuç ve patatesi biraz haşlanır.. Enginarla birlikte de pişecekleri için

tam haşlamayıp diri bırakabiliriz.

Yayvan bir tencereye suyu ve limon suyunu ekliyoruz. Enginarları oturtuyoruz. Bezelye, havuç ve patatesi

ekliyoruz. Tuz, şeker ve zeytinyağını ekledikten sonra kısık ateşte enginarlar yumuşayana kadar pişiriyoruz.

Enginarlara çatal batırarak yumuşadıklarını anlayabilirsiniz.

Piştikten sonra servis tabağına aldığımız enginarların ortasına bezelye, havuç ve patatesleri yerleştiriyoruz.

Kıyılmış dereotu ile de süsleyip,servis ediyoruz.Afiyet olsun.





Afiyet olsun!

7 Haziran 2012 Perşembe

ETLİ YAPRAK SARMASI







Malzemeler:




250gr salamura veya taze asma yaprağı

2 orta boy kuru soğan

250 gr dana kıyması

Yarım çay bardağı pirinç

 3 çorba kaşığı sıvıyağ

1yemek kaşığı domates salçası

1 tatlı kaşığı biber salçası

Tuz, karabiber,maydonoz,kuru nane,

1tatlı kaşığı tereyağı


Sos için :

Yoğurt, sarımsak


Yapılışı:



Yaprak salamura ise dolmaları sarmadan önce 3 - 5 dakika kaynar suda tutunuz. Eğer yapraklar taze ise bu süre biraz daha fazladır.Soğanları yemeklikten ince doğrayınız.

Yıkanmış pirinci, kıymayı, soğanı,1 tatlı kaşığı biber salçası, 1 yemek kaşığı domates salçası,kuru naneyi ,kıyılmış maydonozu, sıvıyağı , tuz, karabiberi bir kap içinde iyice harmanlayınız.

Etli yaprak sarması  zeytinyağlı sarmaya göre daha ufak sarmalıdır. Tencerenin dibini yağlayınız ve içine etli karışım koyduğunuz ve sardığınız dolmaları düzenli olarak yerleştiriniz.
Ayrı bir kapta yarım tatlı kaşığı  biber ve domates salçalarını 2 çorba kaşığı sıvıyağ ve tereyağı karışımında kavurunuz. İçine tuz, az karabiber koyduktan sonra ½ litre kaynamış su katıp,tenceye dizilmiş sarmaların üzerine dökünüz.


Pişme esnasında yaprakların açılmaması için ters çevrilmiş ufak bir tabak koyabilirsiniz.Pişirme süresi orta ateşte 30 dakikadır. Suyu azalırsa sıcak su ekleyebilirsiniz.


Çırpılmış sade veya sarımsaklı yoğurtla servis edilebilir.Afiyet olsun.

5 Haziran 2012 Salı

ALÜMİNYUM VE ALZHEİMER





Prof. Dr. Turan GÜVEN




Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi


Biyoloji ABD Öğretim Üyesi






BEYİN SAĞLIĞI İÇİN NELER YAPABİLİRİZ?

Anneannem 84 yaşında vefat etmeden yaklaşık 2 sene önce çevresinden

kopmaya başlamıştı... Son günlerinde ise beni dahi zor tanıyabiliyordu.


Teşhis konamamıştı o zaman... Şeker hastalığına bağlanmıştı olay!

Ancak aradan bir kaç yıl geçip "Alzheimer" keşfolunup, semptomları yazılınca,

anlamıştımki rahmetlinin vefat sebebi de buydu!

Altmışına merdiven dayamış bir yaşlı olarak düne baktığımda...


Biz çocukken, evde bakır kaplarda pişerdi yemekler....


Arada bir kapı önünden geçen "kalaycı"lar, bakır kapları kalaylardı.


Yemekler de bu kalaylanmış kaplarda pişerdi. Sonra birden alüminyum furyası çıktı! Herkes bakır kaplarını satıp evi alüminyum kaplarla doldurmaya başladı...


Büyük kolaylıktı. Hafifti, ucuzdu, kalaylanma derdi yoktu!.

Yıllar yılı alüminyum kaplarda pişmiş yemeklerle beslendi beyinlerimiz! Derken çelik kaplar, teflon tencereler çıktı yakın yıllarda...



Ve atıldı ortaya bir yeni keşif! "Alzheimer", yani ALÜMİNYUM hastalığı!



Bu hastalığa yakalananların beyin hücrelerinde normalin 4 katına kadar alüminyum fazlalığı tespit oldu 1989 da...

Özellikle, beynin hafızayla alakalı hippocampus bölgesindeki hücrelerde bu birikim çok fazla olarak bulundu.

İnsanların farkında olmadan gıda ve diğer yollarla aldıkları fazla alüminyum beyni iflasa

sürüklüyordu... İsimleri, yerleri, kişileri hatırlamaz hale getiriyordu "ALZHEİMER" hastalığı.

Ve bunda, kullanılan alüminyum kapların etkisi çok büyük!

Yapılan araştırmalara göre, normal kapta pişen domatesteki aluminyum

oranı, alüminyum kapta piştiğinde yüzde yüze yakın artıyordu.



Şimdi alüminyum tencereler kullanılmıyor pek ama tehlike geçti mi?



Bu defa en başta alüminyum "kutu"larda saklanan, içilen konserve ve






meşrubat türü gıdalar çıktı karşımıza!



Bunların yanı sıra vücuda alınan bazı ilaçlara da dikkat edilmeli sanırım!



Mesela, stresli toplumlar sürekli mide yanmalarına karşı antiasid almaya başladılar...

Ki alınan antiasid hap veya şurupların pek çoğunda yoğun miktarda alüminyum hydroxid ve alüminyum tuzları bulunmakta!



Yanı sıra ishal kesici (antidiarrheal) haplar dahi alüminyumlu maddeler ihtiva etmekte.



Bir kısım ağrı kesici aspirinler, kepek olmasını önleyici bazı şampuanlar, bazı deodorantlar, hep beynimizin belası alüminyumu ihtiva etmekte...

Bilmem alüminyumlu nesnelerden uzak durmamız gerektiğini yeterince anlatabildim mi?.

Bunun yanı sıra kesinlikle LIGHT ve DIET yazan yenecek ve içeceklerden uzak

durmak gerekiyor...

Rafine beyaz şeker, beyni "turn-OFF" yapan (çalışmasını durduran)

madde olarak adlandırılıyor.

3 Haziran 2012 Pazar

SEMİZOTU YEMEĞİ





Malzemeler

2 bağ semizotu

2 orta boy kuru soğan

1 kahve fincanı zeytinyağı

1 yemek kaşığı domates/biber salçası

2 olgun domates

1 yemek kaşığı bulgur/pirinç (isteğe göre)


Yapılışı



Semizotunu yıkayıp temizleyip,doğrayın.
Bir tencereye zeytinyağını koyun,  doğradığınız soğanları pembeleştirin. Soğanlar pembeleşince salçayı ekleyip karıştırın.

Domatesleri küp küp doğrayın, tencereye ekleyin. Semizotlarını ve  tuzunu ekleyip, kısık ateşte pişmeye bırakın.

Semizotu suyunu salınca bir yemek kaşığı kadar  bulgur ya da pirinç ekleyin. Yemeğiniz kısık ateşte kendi

suyuyla pişsin. Bulgur ya da pirinç yumuşadıktan sonra altını kapatın. Afiyet olsun.